Uyarlama Filmler (20. yy Edebiyatı)

20. yüzyıl edebiyatının çıkardığı en iyi eserlerin sinema uyarlamaları bu listede.

1. Dava Fragman

Bir sabah odasında uyandığında karşısında polisleri bulan ve onlardan hakkında bir dava açılmış olduğunu öğrenen, ancak ne ile suçlandığını bir türlü öğrenemeyen banka memuru Josef K.'nın gerçek dışı ve absürd durumunun anlatıldığı film, toplum içinde bireyin var oluş yalnızlığını ve paranoyak kâbuslarını romana sadık kalarak yansıtmaktadır. Bir yandan insanın gizli kalmış korkuları, diğer yandan da bürokrasinin çıldırtan yapısı gözler önüne serilmektedir.

2. Dövüş Kulübü Fragman

Oregon Üniversitesinde yüksek lisansını yapan Chuck Palanhiuk'un uzak olmayan bir gelecekte geçen ve kafası karışık genç bir erkeği konu alan romanından yola çıkılarak çekilen Fight Club'da filmi anlatan, ünlü bir otomobil firmasında iyi bir işe sahiptir. Tek düze yaşamı kronik uykusuzluk sorunuyla çekilmez bir hale gelmiştir. Ailesi ve yakın bir arkadaşı olmayan Jack doktorunun tavsiyesi üzerine kanserli hastaların terapi grubuna katılır. Bu toplantılar esnasında Marla'yla tanışır o da genç adam gibi hasta olmadığı halde grubun toplantılarına katılmaktadır. Jack'in ve Marla'nın çabaları tüketici kültürünün anlamsızlığına karşı bir duruştur adeta kariyer sahibi ama yanlız insanların bir tepkisi. Jack'ın jenerasyonu ölü bir jenerasyondur. Bir yolculuk sonrası evinin yanmış olduğunu gördüğünde arayabileceği tek kişinin yolculuk sırasında tanıştığı sabun satıcısı Tyler Durden olmasıda adeta bunun bir kanıtıdır. İçilen birkaç biranın ardından park yerinde Tyler, kahramanımızı kendine vurması için kışırtacaktır. Aralarında başlayan bu kavga Jack'in hayatını değiştirecektir. Bir süre sonra Jack Tyler'ın yanına taşınır. Tyler'ın liderliğinde bir dövüş kulübünün kuruluşuyla bu kulübde sayıları elliyi aşmamak kaydıyla genç erkekler birbirleriyle dövüşmeye başlayacaklardır. Kısa sürede popüler hale gelen kulüp ve Tyler Durden hızlı bir şekilde bu ölü jenerasyonun mesihi haline gelir.

3. Bin Dokuz Yüz Seksen Dört Fragman

III. Dünya Savaşı sonrası dünyanın düzeni değişmiştir. 1984 yılında Londra artık Okyanusya isimli polis devletinin başkentidir. Faşist hükümetin Gerçek Bakanlığı için çalışan bürokratlardan biri olan Winston Smith'in görevi, farkında olmasa da tarihi gerçekleri saptırmaktır. Sıkı bir partili olan Smith, her şeyin yalan üzerine kurulu olduğunu öğrendiğinde kendisini sorgulamaya başlar. Bakanlıkta çalışan Julia ile tanışıp aşık olduğunda Aşk Bakanlığı'nın bile normal olduğu bu dünya Smith için daha da karışık hale gelecektir.

4. Zorba Fragman

Hayattan fazlaca bir beklentisi olmayan mutsuz İngiliz yazar, Yunan asıllı Basil'e (Alan Bates) Yunan adalarından biri olan Girit'te bir maden ocağı miras kalmıştır. Hayatına yeniden bir çeki düzen verme umudunu taşıyarak adaya gelen Basil burada aşırı davranışları olan, kaba saba ama hayata şehvetle bağlı orta yaşlı bir Yunanlı olan Alexis Zorba (Anthony Quinn) ile tanışır. Kendisini adeta himayesine alan Zorba'nın kendisine kabul ettirmeye çalıştığı hayat tarzının bir parçası da yenilgileri umursamamaktır. Zorba'ya göre yenilgiler hayatın kaçınılmaz parçalarıdır ve ancak yenilginin sürekli olarak tadılması ile hayatın zaferlerinin tadına varılabilir. Zorba sayesinde Yunanlıların dünyevi zevklerini keşfettikçe Basil'in hayata bakış açısı git gide değişmeye başlar.

5. 2001: Uzay Macerası Fragman

2001: Bir Uzay Destanı (İngilizce: 2001: A Space Odyssey), 1968 yılında Stanley Kubrick tarafından yönetilen bilimkurgu filmi. Senaryosu Kubrick ve ünlü bilimkurgu yazarı Arthur C. Clarke tarafından kaleme alınmıştır. Stanley Kubrick, Dr. Garipaşk filmini bitirmesinin üzerine bir bilimkurgu filmi çekmek ister; filme dönüştürülebilecek bir fikir geliştirmek üzere bilimadamı ve bilimkurgu yazarı Arthur C. Clarke'a danışır. Clarke da 'Sentinel' adlı kısa öyküsünü önerir. Bunun üzerine önemli bir ortaklık kurulur: Kubrick ve Clarke, eleştirmenler, sanatçılar ve izleyiciler tarafından sıklıkla en başarılı bilim-kurgu olarak anılan '2001: A Space Odyssey'i kurmaya başlarlar; Kubrick senaryoyu yazıp, geliştirirken, Clarke da aynı ismi taşıyan romanı yazar. Stanley Kubrick'in isteği üzerine, bu roman filmin gösterime girmesinden sonra yayınlanır. Film, alışılageldik anlatım yöntemlerinin dışına çıkması, zamanına göre son derece şaşırtıcı olan görsel efektleri, uzun süresi ve gösterime girdiğinden beri tartışılan sonu (Yıldız-çocuk sekansı) ile sinema tarihinde ün kazanmıştır.

6. Kwai Köprüsü Fragman

1943'te Burma'da bir Japon esir kampının komutanı olan Saito, kampa yeni gelen İngiliz Albay Nicholson'dan adamlarına Kwai nehri üzerine bir köprü kurmalarını emretmesini istemektedir. Saito'nun amacı bu köprüyü kullanarak Japon birliklerine cephane taşıma konusunda avantaj sağlamaktır. Saito'nun işkencesine dayanamayan Albay bir süre sonra köprünün emri altındaki mühendisler için de bir moral kaynağı olacağını düşünerek onun isteğini kabul eder. Nicholson düşmanının esiri konumunda da olsa, onun ve adamlarının yapabileceğinden daha iyi bir köprü yaparak onu psikolojik seviyede altetmiş olacağını düşünür. İnşaat ilerledikçe Nicholson köprünün düşmanına avantaj sağlayacağını tamamen unutur ve onu mükemmelleştirmek için elinden geleni yapar...

7. Rüzgar Gibi Geçti Fragman

Güneyli güzel Scarlett O'Hara üç evliliği,iç savaş ve Güneyin yeniden inşaa edilmesi sürecinde zenginlikten fakirliğe düşüşünü,sonra yeniden zenginliğe kavuşmasını anlatan film, Margaret Mitchell'in klasik eserinden sinemaya uyarlanmış olup yapımcı David O.Selznick'in en başarılı eseri kabul edilmiştir.

8. Buddenbrooks Fragman

19. yüzyılın ortalarında Lübeck. Uzun süreden beri bu bölgede yaşayan Konsolos Jean Buddenbrook’un (Armin Müller Stahl) ailesi tahıl ticaretiyle zengin olmuşlardır. Konsolos ölünce soyunu zor zamanlar beklemektedir. Thomas Mann’ın Nobel Ödül’lü romanından uyarlanmış feodal yapılı bir ailenin yükseliş ve çöküşünü anlatan bir film.

9. Fareler Ve İnsanlar Fragman

John Steinbeck'in klasik eseri Oscar adayları John Malkovich (Being John Malkovich) ve Gary Sinise'nin (The Green Mile) başrolleri paylaştığı bu güzel ve etkileyici filmde canlanıyor. İki Oscar ödülü sahibi Horton Foote'un adaptasyonu ve Sinise'nin yönettiği film herkesin görmesi gereken 'kusursuz bir mucize' 

En iyi arkadaşlar Lennie (Malkovich) ve George (Sinise) Ekonomik kriz döneminde kendilerini California'da işsiz bulurlar. Buldukları işleri ise Lennie'nin çocuksu zihni nedeniyle kaybetmektedirler. Tyler Çiftliği'nde işe alındıklarında, patronun kötü yürekli oğlu Curley'nin (Casey Siemaszko) sıkı disiplinine rağmen işlerinde başarılı olurlar. Ama dünyaları, Curley'nin mutsuz eşi (Sherilyn Fenn, Twin Peaks) Lennie'nin merhamet duygularına mağruz kaldığında paramparça olur. Artık George'un da merhamet duygularıyla bir karar vermesi gerekmektedir

10. Çanlar Kimin İçin Çalıyor Fragman

1930’ların İspanyası Robert Jordan gibi iş meraklısı bir adam için tam da olunacak bir yerdir. Sivil savaş sürmektedir ve Jordan dağlarda çok riskli bir görev üstlenen - Ernest Hemingway ve arkadaşları gibi - o dönemin idealistlerinin olduğu taraftan gitmektedir. Bir mağaranın içindeki köprüyü zamanı geldiğinde havaya uçuracaktır. Burada yetki sahibi olan Pilar geleceği görme yeteneğine sahiptir ve o gece Maria adında düşman askerleri tarafından taciz edilmiş bir kızı, geceyi dışarıda yıldızların altında geçirmeyi planlayan Jordan`ın yanına gitmesi için cesaretlendirir.