Hanussen

Hitler’in yükselişine paralel şekilde yükselen bir adamın hikayesi.. 1. Dünya Savaşı’nda yaralanan Avusturyalı Klaus Schneider, Dr. Emil Bettleheim’ın tedavisiyle yeniden sağlığına kavuşur. Bettleheim bu sırada, Schneider’in empati ve durugörü gücünü fark eder. Bunun intihar eğilimi olan hastaları için yardımcı olabileceğini düşünür. Savaştan sonra adını Hanussen olarak değiştiren Schneider, menejeri yaptığı arkadaşı ve sevgilisiyle Berlin’e giderek sahnede hipnoz ve durugörü yeteneklerini sergiler. Hep doğruları söyleyen Hanussen, o sırada güçlenmekte olan Nazilerin dikkatini çeker. Hanussen Nazilerin yükselişini görür ki, bu Naziler için iyi bir propaganda aracıdır; yine Hanussen’in gördüğü Nazilerin uygulayacakları şiddet ise doğal olarak işlerine gelmez. Risk ve acı içinde kıvranan Hanussen’in geleceği nasıl şekillenecektir.. Naziler’in hüsrana uğrayışını önceden görebilen ama şöhret sarhoşluğuna kapılarak kendi sonunu önceden kestiremeyen medyumun hikayesinin anlatıldığı ve Klaus Maria Brandauer’in mükemmel bir oyunculuk sergilediği film 1988 yılında Cannes’da Altın Palmiye’ye, 1989 yılında En İyi Yabancı Film kategorisinde Altın Küre’ye ve yine 1989 yılında En İyi Yabancı film Oscar’ına aday gösterilmiş, 1991 yılında Almanya’da Altın Kamera ödülünü kazanmıştır..