Frank Ve Jesse

Vahşi Batı’nın gerçek kahramanları olan ve maceraları sayesinde Robin Hoodvari bir üne kavuşan Jesse ve Frank James kardeşlerin öyküsü, pek çok filme konu olmuş Tyrone Power ve Kris Kristofferson gibi yetenekler ünlü kanun kaçağı Jesse James’i canlandırmışlardı. Öykünün çekiciliğinin en önemli nedeni, iki kardeşin kapitalist bir şirkete yalnız başlarına karşı çıkmalarıdır.  1994 yapımı ‘Frank ve Jesse ’, diğerlerinden farklı olarak banka soyguncusu kardeşlerin çok daha romantik bir portresini çiziyor. İç Savaş’tan dört yıl sonra, hala Kuzeylilerin işgali altındaki Güney topraklarında yaşayan asabi karakterli Jesse (Rob Lowe) ve ne istediğini bilen kardeşi Frank (Bill Paxton), peşlerindeki Allan Pinkerton ve onun dedektif bürosundan kaçarken bir yandan da bankaları, trenleri soyar ve adam kaçırırlar. Babaları, bölgeye döşenecek demiryolunu getiren şirketin öncüleri tarafından öldürülünce, kardeşler intikam yemini etmişlerdir ve soydukları banka ve şirketler demiryolu şirketine aittir. Film, James kardeşleri İç Savaş’ın bitiminden, Jesse’nin 1882’de ölümüne kadar takip eder. Yazar-yönetmen Robert Boris, bu delikanlıları, yenilgiye uğramış Güney halkının soyulmasının öcünü alan kahramanlar olarak tanıtır. Kardeşlerin aile yaşantıları ve Missouri halkıyla ilişkileri anlatılır. Şeytanlaştırılan Pinkerton karakteri ise, onları adalete teslim etmekten çok kendi kişisel intikamının peşinde gibidir.