Hakan Günday, Türk yazar. 29 Mayıs 1976'da Yunanistan'ın Rodos adasında doğdu. İlköğrenimini Brüksel'de tamamladı. Ankara'daki Tevfik Fikret Lisesi'ni bitirdikten sonra Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransızca Mütercim Tercümanlık Bölümünde üniversite eğitimine başladı. Ertesi yıl Universite Libre de Bruxelles'in siyasal bilimler bölümüne geçti. Öğrenimine Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde devam etti. İlk romanı Kinyas ve Kayra'yı 2000 yılında yayınladı.
Hakan Günday

7,5/10 (16 oy)
12 kullanıcının favorisi
Hakan Günday Biyografisi
Hata Bildir
Yorumlar (5)
Gerekirse donarak ölürüm ama üşümem. HAKAN GÜNDAY - ZİYAN
Dünya boşuna dönüyordu.. Kaza yapıp ters dönmüş bir arabanın boşa dönen arka lastiği gibi.. Hiç bir işe yaramıyordu.. İlkellik mıknatıs gibidir.. Dev bir mıknatıs. Biz istemesek de, vücudumuzda ki demir ona doğru gider.. Beynimize işlenmiş bir ilkel insan dövmesiyle doğarız.. Yemek, uyumak, bağırsaklarımızdakileri çıkarmak dışında yaptığımız her şey fazladandır.. Üremek dahil.. Geriye kalan her şey uydurulmuştur.. Caddeler, evler, giysiler.. Aşk, siyaset, tıp, savaş.. Bunların hepsi insanoğlunun boynuna asılmış aksesuarlardır.. Teker teker hepsinden kurtulunur ve üç ana eyleme dönülürse insanlık kendini hatırlayacaktır.. İnsanlardan ve bütün canlılardan iğreniyorum.. Kendimdense nefret etmekten yoruldum ve bu konuda hiçbir şey hissetmiyorum.. Oksijen ile alışverişi olan her yaratık midemi bulandırıyor.. Gözkapaklarımı derime kaynak makinesiyle yapıştırmak istiyorum.. Bir canlı daha görmemek için! Kalabalıklardan korkuyorum.. Tek istediğim bütün düşündüklerimi içinde barındıran beynimi, bedenimden yırtıp uzay boşluğuna fırlatmak.. Bedenim olmadan sadece ve sadece var olduğumu bana hatırlatacak olan zihnimin uçmasını istiyorum.. Buna ruh diyenlerde var.. İlgilenmiyorum isimlerle.. Sadece hiçliğin içinde bedensiz bir zihin olmak istiyorum.. Sadece bir düşünce olarak var olmak.. Tek aklıma gelen bu, yaşama acımdan kurtulmak için.. Sonsuz hiçlikte yüzen bir düşünce.. O kadar.. Ölmek mi gerek bunun için.. Belki evet, belki hayır.. Ölünce tamamen yok olma ihtimali de var.. Düşüncenin de, zihnin de gömülüp çürüme ihtimali.. Onun için ben hala nefes alıp veriyorken gerçekleştireceğim zihnimi yok etmeyi.. Bedenim yokmuş ve üzerinde durduğum dünya sonsuz bir hiçlikmiş gibi var olacağım.. Sadece bir zihin.. Çevresinde de yediklerini boşaltan, uyuyan bir et! (Kinyas ve Kayra)