Ufak Tefek Cinayetler

Türk televizyonlarında yayınlanan en farklı dizilerdendi Ufak Tefek Cinayetler. 4 kadın üzerinden hikayesini “haydutlar ve iyilerin” savaşı şeklinde anlatan, farklı senaryosu, çekim teknikleriyle yayınlandığı dönemin en ilgi çekici dizisiydi. Her karakterin kendine has özellikleri olması (örneğin Merve’nin plan yaparken frambuazlı cheesecake’ini özenle hazırlaması, “Bende o iş, halledicem ben.” demesi, yine plan yaparken saçıyla oynaması, Arzu’nun sarmaları, temizlik hastalığı...), çekildiği sitenin kalitesi, kullanılan kıyafetlerin, takıların muhteşem oluşu, müzikleri, birçok dizinin aksine her hafta ağlayan kadınların, şiddete uğrayan kadınların aksine güçlü kadınların olması ve polisiye unsurlar da içermesi Ufak Tefek Cinayetleri farklı, unutulmaz kılan özelliklerden. Tüm oyuncular özenle seçilmiş, rollerine çok iyi bürünmüşler ama özellikle sevgili Aslıhan Gürbüz, Merve rolünün hakkını öylesine veriyor ki Merve karakteri kötü olmasına karşın iyiyi bırakıp onu desteklemeye başlıyorsunuz. Zaten dizi boyunca en çok konuşulan karakter Merve Aksak oldu. Bu da Aslıhan Gürbüz’ün bakışlarıyla, mimikleriyle, sesiyle kısaca her şeyiyle unutulmaz bir performans ortaya koymasından kaynaklı. Canım ekibin eline sağlık. Birinci sezonunuz efsaneydi!

sezon finaliyle dumurlardan dumura uğratmıştır. ölen karakterin Edip olması mı daha komik , yoksa Arzu-Burcu kapışması mı bilemedim. O şefkatli anne 2.kez bile düşünmeden törpüyü geçiriverdi kıza. Kavgaya başlarken etek sıyırmasından belliydi kafayı da sıyırdığı. Benim tahminlerim Serhan'dan yanaydı. O ölecek ve yeni sezon intikam ateşiyle başlayacaktı. Merve eşini , Oya çocuğunun babasını kaybettiğinden bu ezeli rekabete intikam da eklenecekti. Hoş bi ara Merve ve Oya "ay bunun yüzünden arkadaşlığımız bozuldu" deyip Serhan'ı aşağı itiverecekler bile sandım.O güzelim evlerden, mobilyalardan,duvarda ki bin milyonluk tablolardan utanmadınız saçsaça başbaşa girdiniz ya, hepinizin memleket sulukule belli oldu. velhasıl tek beğendiğim yeri yeni sezon fragmanıydı.Gerçekten görsel şölen niteliğinde çekilmiş.Katil mi? valla senarist bence. Böyle sağlam oyuncularla şahane bir hikayeyi katlettiğine göre başkası olabilemez.

Bu dizideki entrikalar, güç ve ego savaşları gerçekten bir "savaş sanatı"nın en ince, derin ayrıntılarıyla işleniyor.. Mükemmel bir ders veren bir dizi aslında.. Ve Serhan-Oya aşkı.. Bu masum aşk bile, bu pis dünyanın iftiralarına maruz kalıp RTÜK tarafından uyarılma durumlarına girmiş sanırım.. Diziler içerisinde bu kadar masum bir aşk var mı acaba?. Aşka, duygulara söz geçirilemez.. Hele yanında nefes aldığını hissettiğin, iyi ki hayatımda dediğin ve bugüne kadar hiç tatmadığın bir sevgiyi sana yaşatan birine karşı ne kadar kendinle savaşabilirsin ki? Kendinle savaşma.. Sevgi her zaman galip gelecektir.. Ve bu savaşta bile dürüst, saf ve masum kalabilmek de bir asalet, saygı ve dürüstlük ister.. Tıpkı Oya-Serhan aşkı gibi.. Mert Fırat'ın ve Gökçe Bahadır'ın şahane oyunculukları, Merve rolündeki Aslıhan Gürbüz'ün oyunculuğu göz dolduruyor gerçekten.. Keyifle izlenesi, her bir bölümünden onlarca ders çıkarılası mükemmel dizilerden biri..